Bilişim
Teknolojilerinin Eğitime Kaynaştırılması: Önem, Engeller ve Ülkemizde Gerçekleştirilen
Projeler
Barış Sezer
Ankara Üniversitesi, Eğitim
Bilimleri Enstitüsü, Ankara
barissezer13@hotmail.com
Özet: 20.
yüzyılın son çeyreğinden itibaren teknolojik uygulamalarda önemli gelişmeler
yaşanmaya başlamıştır. Teknoloji günlük yaşantımızın önemli bir parçası haline
gelmiştir ve her alanda karşımıza çıkmaktadır. Gelişen teknoloji ile birlikte endüstri, sanayi,
ticaret, sağlık gibi birçok alanda olduğu gibi eğitim alanında da değişimler
meydana gelmekte, bilginin kapsamı, bilgiye erişim hızı ve yöntemi de
değişmektedir. Eğitim kurumları ise bilgi ya da bilişim çağı
olarak adlandırabileceğimiz bu dönemdeki değişim sürecinin tam ortasında
bulunmaktadır. Bu süreçte özellikle okul yöneticilerine ve öğretmenlere oldukça
önemli görevler düşmektedir. Artık okuryazar bireyler yetiştirmek tek başına
yeterli olmamakta, teknoloji okuryazar bireyler yetiştirilmesi de
gerekmektedir. Bu durumun gerçekleşmesinin en önemli koşuluda, eğitim
ortamlarına etkin biçimde teknolojiyi kaynaştırmaktır. Bu bağlamda bu
araştırmada, eğitim ortamlarına bilişim teknolojilerinin kaynaştırılması
sürecinin önemine değinilmiş olup, bu süreçte karşılaşılan engeller ve
ülkemizde bu amaca yönelik geliştirilen projeler sunulmuştur.
Anahtar Sözcükler: Teknolojik
Uygulamalar, Değişim Süreci, Teknoloji Okuryazarlığı, Kaynaştırma Süreci.
Abstract: The important developments
have been come into effect in the technological applications beginning from the
last quarter of the 20th century. Technology becomes an important part of our
daily life and we encounter with it in every place. Together with the
developing technology, variations have been taking place in many fields such as
industry, trade, health and education as well and the scope of information,
access speed to information and access methods are rapidly changing.
Educational institutions stand in the very middle of this period of change as
we may refer to as information age. Within this period the quite important
missions fall particularly to the school administrators and teachers. Merely to
educate literate individuals is not sufficient anymore, but technologically
literate individuals should also be trained. The most important condition to
realize this matter is to integrate technology to the educational environment
effectively. In this context, we refer to the importance of the period of
integration of the information technologies to educational environment and the
impediments encountered during this period and the projects developed for the
purpose of this aim in our country are presented in this research.
Key Words: Technological Applications, Period of Change, Technological Literacy,
Integration Period.
1. Giriş
Günümüzde
öğrenci sayısının hızla çoğalması, öğretmen sayısındaki yetersizlik, bilgi miktarının sürekli artması, bireysel
farklılıkların öneminin artması ve teknolojinin yaşamın her alanında karşımıza
çıkması gibi nedenler, eğitim ortamlarında etkili bir biçimde bilişim
teknolojilerinden yararlanılması gerçeğini ortaya çıkarmaktadır [1]. 2004’de
yayımlanan Türkiye 2. Bilişim Şurası
Eğitim Çalışma Grubu Raporu’nda (2004), Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB),
pek çok okula yeterli olmasa da düzenli olarak teknolojik donanım edinmeleri
için kaynak sağladığı belirtilmiştir. Ancak, okul yöneticileri ve öğretmenlerin
bu teknolojik kaynaklardan yeterli ölçüde yararlanmadıkları belirlenmiş, buna
gerekçe olarak da sunulan hizmet-içi eğitimlerin yetersiz olması gösterilmiştir
[2].
2006'da gerçekleştirdiği
araştırmasında Akbaba-Altun, okullardaki bilgisayar sayısının yetersizliği,
internet bağlantısının yavaşlığı ve çoğu teknolojik kaynağın yabancı dilde
olması gibi nedenlerin, eğitim ortamlarına teknolojinin kaynaştırılması
sürecini olumsuz yönde etkilediğini bulmuştur. Aynı araştırmada, bu süreçte en
çok alt yapı ve personel geliştirme konularında sorun yaşandığı belirlenmiştir.
Yine bu araştırmanın ortaya koyduğu bulgulara göre, hizmet-içi eğitimin
niteliğinin yeterli olmaması, Bilişim Teknolojileri (BT) sınıfı ortamlarının
uygun olmaması ve öğretim programı içeriklerinin öğrencilerin gereksinimlerine
uygun hazırlanmış olmaması teknolojinin eğitim ortamlarına kaynaştırılması
sürecinde yaşanan önemli sorunlardan bazılarıdır [3].
1992'de Kearsley ve Lynch tarafından gerçekleştirilen bir
araştırmada, eğitim ortamlarında teknoloji kullanımı sürecinde belirlenen
sorunlardan bazıları şöyledir [4]:
· Teknolojinin etkili biçimde nasıl kullanılacağı
konusundaki bilgisizlik,
· Teknolojiyi kullanmak için yeterli zaman ya da
kaynağın olmaması,
· Eğitim ortamından kaynaklanan sınırlı kullanım,
· Teknolojinin belirlenen amaçlar dışında kullanılması,
· Öğretmenlerin ve yöneticilerin teknolojiye karşı
olumsuz tutumlara sahip olmalarıdır.
Teknolojileri,
öğrencilerin verilerle etkileşimde bulunmalarına, işbirliği içerisinde bilgi
üretmelerine ve iletişim kurmalarına olanak sağlamaktadır. Eğitim ortamlarında
teknolojik kaynakların yaygınlaşması önemlidir. Ancak, eğitim kurumlarının
başarılı teknoloji çıktılarına ulaşabilmeleri; bu kaynakların eşit erişime
olanak sağlayacak biçimde konumlandırılması, teknik destek sağlanması,
teknolojik hedef belirlenmesi, öğretmenlerin ve yöneticilerin yeni rollerine
uyum sağlamaları, meslekî gelişim için olanak sağlanması, farklı düzeyde teknoloji
yeterliğine sahip öğretmenlere destek olunması ve bütçeden teknolojiye ilişkin
gereken payın ayrılması koşullarına bağlı görülmektedir [5],[6],[7].
2. Bilişim
Teknolojilerinin Eğitim Ortamlarına Kaynaştırılması
2003'te Flanagan ve Jacobsen, çoğu okulun teknolojik
açıdan yeterli donanıma sahip olmasına rağmen, eğitim çıktılarında ve
teknolojiye bağlı değişimler konusunda başarısız olduğunu bulmuşlardır [8].
Benzer bir biçimde 2002'de Brooks-Young’ın
araştırmasında, okulların teknolojik kaynak edinmek için büyük miktarda para
harcadığı, ancak bu kaynaklardan etkili biçimde yararlanamadıkları
belirlenmiştir [9].
Öte
yandan, okul yöneticilerinin liderlik özellikleri, okullardaki değişim sürecini
doğrudan etkilemektedir [10]. 2004'de Akbaba-Altun,
eğitim ortamlarında teknolojik kaynaklardan özellikle BT sınıflarından etkili
biçimde yararlanılması için okul yöneticilerinden beklenen rollerin benimsenme
düzeyini araştırmıştır. Araştırmada, MEB tarafından bu süreçte okul
yöneticilerinden liderlik, iletişim, planlama, yönetim, etik ve halkla
ilişkilere yönelik rolleri yerine getirmeleri beklendiği belirtilmiştir. Ancak,
okul yöneticilerinin bu rollerden yalnızca iletişim rolünü benimsediği
saptanmıştır [11].
2009'da Macaulay, okul yöneticilerini; 'bilişim teknolojilerinin eğitim ortamlarında etkili
bir biçimde kullanılmasını sağlamaları bakımından denetim yapan, teknoloji
kullanımını destekleyen ya da engelleyen kişiler'
olarak tanımlamıştır. Ayrıca araştırmasında, teknoloji uygulamalarının başarılı
olduğu okullardaki yöneticilerin bilgili ve destekleyici yöneticiler olduğunu
belirlemiştir [12]
2003'te Flanagan ve Jacobsen, teknolojinin eğitime
kaynaştırılması sürecinde ortaya çıkabilecek temel engelleri şöyle
açıklamışlardır [8]:
Pedagojik engeller: Bilişim teknolojileri ile donatılan okullarda,
öğretmen ve yöneticilerin teknolojik yeterliklere sahip olmaları gerekmektedir.
Okul yöneticileri, bu süreçte öğretmenlerin karşılaştığı sorunlara çözüm
önerileri getirebilmelidirler.
Eşit erişime ilişkin engeller: Pek çok okulda, öğrenciler sosyo-ekonomik durum,
akademik başarı ve cinsiyet gibi değişkenler bakımından teknolojik kaynaklara
eşit bir biçimde erişememektedir. Okul ortamında teknolojik kaynaklara erişimde
oluşabilecek erişim engelleri ortadan kaldırılmalıdır.
Yetersiz meslekî gelişim: Teknolojinin eğitime kaynaştırılması sürecinin
başarısı, öğretmenlerin meslekî gelişim fırsatlarından yararlanması ile
yakından ilişkilidir. Bu süreçte, öğretmenlerin gereksinimlerine yanıt verecek
meslekî gelişim fırsatları sağlanmalıdır.
Liderlik eksikliği: Çoğu okul
yöneticisi teknoloji liderliği rolüne uygun biçimde yetiştirilmemiştir. Buna
bağlı olarak da okul yöneticileri, teknolojik kaynakları iyi bir biçimde
yönetememektedir. Teknolojiyi kaynaştırma sürecinde okul yöneticilerinden
beklenen görevler, yalnızca teknolojik kaynakları satın alma, laboratuar
düzenleme ve internet erişimini sağlama değil, örgütsel ve kültürel değişimlere
liderlik yapma, model olma, cesaret verme ve destek olmaları yönündedir.
1997'de Bailey ve Lumley, bilişim teknolojilerinin eğitim
ortamlarına kaynaştırılması sürecinde daha etkin rol almak isteyen okul
yöneticileri için bir sistem geliştirmişlerdir. Bu sistemin parçaları; (1)
değişim sürecini yönetebilme, (2) teknoloji için planlama ve bütçe ayırma, (3)
meslekî gelişim fırsatları sağlama, (4) teknoloji altyapısı oluşturma, (5)
teknik destek sağlama, (6) teknoloji ile eğitim ve öğretim uygulamalarını
destekleme, (7) öğretim programına teknolojinin kaynaştırılması ve (8)
teknoloji liderliğinden oluşmaktadır [13]. Bu bilgiler ışığında, okul
yöneticilerinin bilişim çağındaki en önemli rolleri eğitim ortamlarındaki
değişim sürecini yönetebilmeleri olduğu söylenebilir. Okul yöneticileri, bu
değişim sürecinde öğretmenlere meslekî gelişim fırsatları sağlamalı, destek
olmalı, kısacası teknoloji liderliği yapmalıdırlar.
3.Türkiye’de Bilişim Teknolojileri Kullanımına İlişkin
Yürütülen İlk Çalışmalar
Türkiye’de
eğitimde teknolojinin kullanımıyla ilgili tartışmalar 1970’li yıllarda
başlamıştır. Bu yıllarda MEB tarafından, okulların teknolojik kaynak
eksikliklerine yönelik değerlendirmeler yapılmıştır. Öte yandan, 1989 yılında
eğitim niteliğinin yükseltilmesini sağlamak amacıyla hazırlanan Altıncı Beş Yıllık Kalkınma Planı ve
1996 yılında hazırlanan Yedinci Beş
Yıllık Kalkınma Planı kapsamında, bilim ve teknolojideki gelişmeler
ışığında öğretim programlarının güncellenmesi gerekliliği belirtilmiştir. MEB tarafından “bilişim çağını yakalamak, bilgi ve
teknoloji toplumu olmak için evrensel düşünen ve ulusal düşünen insanı
yetiştirmek, insanımızın ve toplumumuzun rekabet gücünü sürekli artırmak için
eğitim sistemimizin her kademesini teknolojiyle donatmak” biçiminde belirlenen
hedef doğrultusunda birçok proje uygulamaya konulmuştur. Teknoloji kullanımına
ilişkin geliştirilen bu ilk projelerden bazılarına aşağıda yer verilmiştir.
Bilgisayar Deneme Okulu (BDO) ve Bilgisayar Laboratuar Okulu (BLO) Projeleri
Dünya Bankası desteği ile yürütülen Millî Eğitimi Geliştirme Projesi kapsamında, bilgisayar destekli
eğitimin ve bilgisayar eğitiminin yaygınlaştırılması amacıyla iki alt proje
gerçekleştirilmiştir.
Bilgisayar Deneme Okulu
Projesi (BDO) kapsamında;
14 Genel Lise, 24 Süper Lise ve 15 Anadolu Lisesine, Bilgisayar Laboratuar Okulu Projesi (BLO) kapsamında ise;
İlköğretim, Ortaöğretim ve Öğretmen Yetiştirme ve Eğitimi Genel Müdürlüğüne
bağlı okullara bilgisayar laboratuarları kurulmuştur. Proje okullarında
bilgisayar laboratuarlarının kullanımı, haftada 20 saat bilgisayar eğitimi, 10
saat bilgisayar destekli eğitim, 10 saat ise serbest kullanım olarak
belirlenmiştir. Projenin yürütüldüğü okullarda görevli olan öğretmenler
bilgisayar okuryazarlık eğitimine alınmıştır. Her okuldan bir ya da iki
öğretmene bilgisayar formatörlük eğitimi verilmiştir. Ayrıca ders saatleri
dışında okulda bilgisayar okuryazarlığı kurslarının
verilmesinin sağlanması amacıyla, gerekli planlamayı yapmaları için okul
yöneticileri görevlendirilmiştir [14].
Müfredat
Laboratuar Okulları (MLO) Projesi
Müfredat Laboratuar Okulları (MLO), geliştirilen öğretim programlarının, yeni
eğitim-öğretim ve yönetim yaklaşımlarının sistem geneline
yaygınlaştırılmasından önce denendiği ve teknolojik gelişmelerin eğitime
yansıtıldığı okullar olarak tanımlanmıştır. Bu proje kapsamında, 23 ilde her türlü
teknoloji olanağına sahip müfredat laboratuar okulları açılmıştır. Bu okulların
147 tanesi İlköğretim Okulu, 53 tanesi Anadolu Lisesi ve Genel Lise, 8 tanesi
ise Anadolu Öğretmen Lisesidir. Bu okullara bir bilgisayar laboratuarı kurulmuş
olup, gereksinimler doğrultusunda teknolojik kaynaklar da sağlanmıştır [15].
World Links
Projesi
World Links Projesi, bilişim teknolojilerinin eğitim
ortamlarında kullanımını yaygınlaştırmak amacıyla MEB Eğitim Teknolojileri
Genel Müdürlüğü ve Dünya Bankası Ekonomik Gelişme Kurumu (EDI) ortaklığında, Dünya Bağlantıları Gelişim Programı
çerçevesinde, Bilgi Sistemleri Yönetimi Daire Başkanlığı İnternet Hizmetleri
Şubesi tarafından gerçekleştirilmiştir.
1998 yılından itibaren 15 ildeki 22 okulda pilot uygulama olarak
başlatılan, ülkemizin de içinde yer aldığı 25 ülkenin katıldığı uluslararası bu
projede, her ilden birer proje merkezi okulu seçilmiş olup, çevre okulların da
bu okullara bağlı kardeş okul olarak yer
alarak, proje kapsamındaki okul sayısının hızla arttırılması hedeflenmiştir. Bu proje aracılığıyla öğretmen ve öğrencilere; projeye
dayalı öğrenme, interneti kullanarak işbirlikli öğrenme ve diğer okullarla birlikte
ortak internet projeleri gerçekleştirme yollarının öğretilmesi hedeflenmiştir [14].
Bu proje, dünyanın çeşitli ülkelerindeki öğretmen ve
öğrencileri internet ortamında buluşturarak, işbirliğine dayalı öğrenci
merkezli öğrenme etkinliklerini gerçekleştirmeye çalışmıştır.
Okullara İnternet Projesi (ADSL)
MEB ile Ulaştırma Bakanlığı arasında MEB’e bağlı okul ve kurumlara
kesintisiz internet bağlantıları kurulmasına yönelik Türk Telekom A.Ş. ile 5
Aralık 2003 tarihinde bir protokol imzalanmıştır. Bu projenin amacı; okullara
hızlı ve kesintisiz internet bağlantısı sağlamak, bu sayede okulların e-devlet
uygulamalarına daha kolay erişimini sağlamak, okullarda bulunan bilgisayar
laboratuarlarının internete bağlantısını gerçekleştirerek eğitimde kaliteyi
arttırmaktır. Bu bağlamda e-burs, e-yurt,
e-okul, e-taşınır mal gibi birçok e-dönüşüm projesi uygulamaya konulmuştur. Her
öğretmene bilgisayar, her okula ücretsiz web sayfası yayınlama alanı ve her
öğretmene ücretsiz e-posta adresi Bakanlığın diğer çalışma alanları olmuştur
[16].
Temel Eğitim Projesi
Bilişim teknolojileri ile ilgili bir
dersin ilköğretim okulları programında yer alması ilk kez 1998 yılında Temel Eğitim Projesi kapsamında
olmuştur. Başlıca hedefi; sekiz yıllık
kesintisiz zorunlu eğitimi yaygınlaştırılması, niteliğinin arttırılması,
okulların toplum için birer öğrenme merkezi haline getirilmesi ve öğretmen ve
öğrencilerin bilgisayar okuryazarı olmalarının sağlanması olan bu projenin
birinci faz çalışmaları 1998-2003 yılları arasında gerçekleştirilmiştir.
Eğitim ortamlarına bilişim teknolojilerinin etkili bir biçimde
kaynaştırılması amacına ilişkin belirlenen diğer hedefler ise şunlardır [14]:
·
Bilişim
teknolojisi araçlarını kullanarak toplum, okul, öğretmenler ve öğrenciler
arasındaki işbirliğini geliştirmek,
·
Öğrenme
ortamlarını eğitsel uygulamalarla destekleyerek eğitimin niteliğini
geliştirmek,
·
Tüm
öğrencilere bilişim teknolojilerine erişim olanağı sağlamak,
·
Öğrencilere
bilişim teknolojisi araçlarının etkili kullanımı aracılığıyla sorun çözme,
bilgiye ulaşma, bilginin işlenmesi ve sunulması becerilerini kazandırmak ve
onlara bu teknolojileri günlük hayatta da etkili bir biçimde kullanabilmelerini
sağlamak,
·
Öğrencileri
etkin olmayan öğrenme ortamlarından kurtarmak,
·
Öğrencilerin
interneti, çizim programlarını, kelime işlemcileri, elektronik tablolama ve
sunum yazılımları gibi araçları, öğrenme süreçlerinde yardımcı araçlar olarak
kullanmalarını sağlamak,
· Öğretmenlerin ders planlarını hazırlama,
derslerini uygulama, ölçme-değerlendirme araçlarını geliştirme, not verme,
eğitsel materyallerini hazırlama ve kendilerini geliştirme çalışmalarında
bilişim teknolojilerini kullanmalarını sağlamak,
· Bilişim teknolojisi araçlarının okul
yönetim işlerinde kullanılmasını sağlayarak veri tabanları, kelime işlemci,
sunum yazılımları vb. yoluyla idarî işlerin kolaylaştırılmasını ve daha etkin
hâle getirilmesini sağlamak,
·
İl ve
ilçe Millî Eğitim Müdürlüklerinin işlevlerinin, bilişim teknolojileri araçları
desteğiyle yürütülmesi için bir "Yönetim Bilgi Sistemi" kurmaktır.
Bu
projenin 31.12.2003 tarihi itibariyle birinci fazı kapsamında gerçekleştirilen
çalışmalar ise şunlardır:
· 2802 bilişim teknolojisi sınıfı da dâhil olmak üzere;
6180 okula 6513 TV, 6180 okula 9456 tepegöz, 6180 okula 6503 video, 6254 okula
6254 videokaset seti ve 6254 okula 6254 saydam seti alınarak, dağıtımları
tamamlanmıştır.
· Kırsal kesimdeki 15 derslikli 26.244 köy ilköğretim
okuluna bilgisayar ve çevre birimleri dağıtımı tamamlanmıştır. Bu kapsamda
toplam 56.605 bilgisayar dağıtılmıştır.
· Bilişim teknolojisi sınıfı kurulan okullarda dahil
olmak üzere, 6255 ilköğretim okuluna projeksiyon cihazı alınmıştır.
·
İlköğretim
müfettişlerine 1500 dizüstü bilgisayar alınmış ve dağıtımı yapılmıştır.
·
2802 ilköğretim
okulundaki 3188 bilişim teknolojisi sınıfının alt yapısı tamamlanmış ve hizmete
açılmıştır.
·
Bilişim
teknolojisi sınıfı kurulan okullardaki 25.000 öğretmene, bilgisayar
okuryazarlığı konusunda hizmet-içi eğitim verilmiştir.
·
2058 bilgisayar
formatör öğretmenine bilgi teknolojisi koordinatörlüğü konusunda hizmet-içi
eğitim verilmiştir.
·
3000 ilköğretim
müfettişine bilgisayar okuryazarlığı konusunda hizmet-içi eğitim verilmiştir.
Temel
Eğitim Projesi birinci fazının başarıyla uygulanması ve projenin tamamlanma
aşamasına gelmesiyle birlikte, Dünya Bankasıyla ikinci faz görüşmelerine
başlanmış ve 26 Temmuz 2002 tarihinde Temel
Eğitim Projesi İkinci Faz İkraz Anlaşması imzalanmıştır. Bu proje kapsamında gerçekleştirilen
çalışmalar şunlardır [17]:
·
3000 ilköğretim
okuluna bilgisayar laboratuarı kurulmuştur.
·
Kırsal ve
gecekondu bölgelerindeki 4000 ilköğretim okuluna eğitim materyalleri
alınmıştır.
·
Halk Eğitim
Merkezlerinde eğitim alan anneler için 141.860 adet “anne-çocuk eğitim seti”
dağıtılmış ve 800 anasınıfı için oyun setleri, oyuncaklar satın alınmıştır.
·
1000 eğitim
kurumu depreme karşı güçlendirilmiştir.
·
Özel eğitime
gereksinim duyan 1340 zihinsel engelliler için, öğrenmeyi kolaylaştırıcı
donanımlar, görme engelli öğrenciler için 1035 brail daktilo, işitme engelli
öğrenciler için 75 işitme cihazı seti alınmış olup, işitme ve görme engelli
öğrenciler için 70 bilgisayar laboratuarı kurulmuştur.
Yukarıda bahsedilen ilk
çalışmalar haricinde son yıllarda geliştirilen birçok proje bulunmaktadır.
Bunlardan belki de en önemlisi Fatih (Fırsatları Artırma Teknolojiyi
İyileştirme Hareketi) Projesidir. Eğitim ve öğretimde fırsat eşitliği sağlamak,
okullarda halihazırda bulunan teknolojileri iyileştirmeyi sağlamak ve BT
araçlarının eğitim sürecinde daha fazla duyu organına hitap edecek şekilde
kullanılmasını sağlamak amacıyla okulöncesi, ilköğretim ve ortaöğretim
düzeyindeki tüm okullardaki yaklaşık 620.000 dersliğe dizüstü bilgisayar,
projeksiyon cihazı ve internet altyapısı sağlanması amaçlanmaktadır. Öte
yandan, bu amaca yönelik, öğretmenlere yönelik hizmet-içi eğitimler
düzenlenmesi, nitelikli e-içerikler oluşturulması ve öğretim programının gözden
geçirilmesi de planlanmaktadır. 3 yılda bitirilmesi düşünülen bu proje ile
eğitim ortamlarında teknolojik kaynak edinme açısından ciddi biçimde yol alınacağı
şüphesizdir. Eğitim ortamlarına
bilişim teknolojilerinin etkili bir biçimde kaynaştırılması, okulların yeterli
ölçüde teknolojik donanım olanağına sahip olması
koşuluna bağlı olduğu gibi, öğretmen ve
yöneticilerin bu kaynakları etkili biçimde nasıl kullanacaklarını bilmeleriyle
ve okul yöneticilerinin üzerlerine düşen görevleri yerine getirmeleriyle de yakından ilgilidir.
4. Sonuç ve Öneriler
Ülkemizde son yıllarda eğitimde
teknoloji kullanımına ilişkin ciddi yatırımlar yapılmaktadır. Ancak,
teknolojinin etkin biçimde kullanımı ve teknoloji kaynaştırma sürecinin
başarılı olabilmesinde teknolojik donanım tek başına yeterli olmamaktadır.
Önemli olan bu kaynakları etkili biçimde yönetebilmek ve kullanabilmektir. Bu
amaçla nitelikli, öğretmen ve yöneticilerin gereksinimleri doğrultusunda
hazırlanacak olan hizmet-içi eğitimler düzenlenmesi, teknoloji kullanımının
izlenmesi, her öğrenci ve öğretmenin teknolojik kaynaklara eşit erişiminin sağlanması
ve üst yönetimlerce teknoloji konusunda tedbirler alınması gerekmektedir.
Kaynaklar
[1]
Alkan, C., 'Eğitim Teknolojisi, Ankara: Anı Yayıncılık',1995.
[2] Türkiye Bilişim Şurası, 'Türkiye
2. Bilişim Şurası Sonuç Raporu', 2004:
http://www.meb.gov.tr/Haberler/haberayrinti.asp?ID=5843
[3] Akbaba-Altun,
S., 'Complexity of
Integrating Computer Technologies into Education in Turkey', Educational Technology & Society, 2006, 9(1), pp 176-187.
[4] Kearsley, G.
and Lynch, W., 'Leadership in the
Age of Technology: The New Skills', Journal of Research on
Computing in Education 1992, 25(1), pp 50-60.
[5] Anderson, R.E.
and Dexter, S., 'School Technology
Leadership: An Empirical Investigation to Prevalence and Effect', Educational Administration
Quarterly, 2005, 41(1), pp 49-82.
[6] Millî Eğitim Bakanlığı, 'Bilgi
Teknolojilerinin Kullanımına İlişkin 53 Sayılı Genelge', 2001.
[7] Millî Eğitim
Bakanlığı, 'Bilgi ve İletişim
Teknolojisi Araçları ve Ortamlarının Eğitim Etkinliklerinde Kullanımı Hakkında
Yönerge. Tebliğler Dergisi, 11837', 2003.
[8] Flanagan, L.
and Jacobsen, M., 'Technology
Leadership for the Twenty-First Century Principal'. Journal of Educational
Administration, 2003, 41(2), pp 124-142.
[9] Brooks-Young,
S., 'Making Technology Standards Work for You: A Guide for School
Administrators. ISTE Publications', 2002:
http://books.google.com.tr/books?id=2VHe01tWQgcC&printsec=frontcover#v=onepage&q=&f=false
[10] Riedl, R.,
Smith, T., Ware, A., Wark, A. and Yount, P., 'Leadership for a Technology-Rich Educational Environment'. Ninth International
Technology and Teacher Education Conference, 1998.
[11] Akbaba-Altun,
S., 'Information
Technology Classrooms and Elementary School Principals’ Roles: Turkish
Experience', Education and
Information Technologies, 2004, 9(3),
pp 255-270.
[12] Macaulay, L.S., 'Elementary Principals As Technology
Instructional Leaders'. Unpublished doctoral dissertation, University of
Towson, the United States, 2009.
[13] Bailey, G.D.
and Lumley, D., 'Technology Planning: A Toolkit for Administrators and School Board
Members', 1997: http://netc.org/cdrom/toolkit
/html/toolkit.htm
[14] Millî Eğitim Bakanlığı, 'Okullarda
Bilgi Teknolojileri Uygulamalarına Yönelik Çalışmalar',
2002:
http://okulweb.meb.gov.tr/18/01/965671/belgeler/bde/bakanlik_okullarda_bilgi_teknolojileri.mht
[15]
Millî Eğitim Bakanlığı, 'Müfredat Laboratuar Okulu Uygulamalarının
Yaygınlaştırılmasına İlişkin Yönerge', 1999.
[16] Milli Eğitim
Bakanlığı, 'İnternete Erişim Projesi', 2009:
http://
meb.gov.tr/ADSL/adsl_index.html
[17] Millî Eğitim
Bakanlığı, 'Temel Eğitim
Projesi II. Fazı', 2008:
http://projeler.meb.gov.tr/pkmtr/index.php?option=com_content&view=article&id=114%3Atemel-eitim-projesi-ii-faz&catid=69%3Atamamlanan-projeler&Itemid
=84&lang=tr
Eğitimde Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin Kullanımına Yönelik Bir Araştırma:
Yaklaşımı Bülent ÇAVAŞ*, Tarık KIŞLA**, Peter TWINING*** *Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Eğitim Fakültesi ** Ege Üniversitesi, Eğitim Fakültesi ***Open University, İngiltere e-mail: bulent.cavas@deu.edu.tr, tkisla@bornova.ege.edu.tr
ÖZET
dICTatEd (Discussing ICT, Aspirations & Targets for Education) İngiltere’ de çeşitli kişiler ve organizasyonlar tarafından desteklenen ve Open University’ den Peter Twinging tarafından sürdürülen bir projedir. Şu anda Avrupa’ nın farklı ülkelerinde 30’ u aşkın üniversitesinde uygulama aşamasındadır. Bu projenin amacı bilgi ve iletişim teknolojilerinin eğitimde kullanımlarına yönelik olarak ayrılan kaynakları zenginleştirmek amacıyla gündemde yer alan eğitimsel bilgi ve iletişim teknolojileri tartışmalarını canlandırmak ve bu konuda daha geniş kitlelere bilgi vermektir. Bu proje kapsamında hazırlanan anketin Türkçe’ye çevirisi yapılmıştır. Şubat 2004’ten itibaren ülkemizde eğitim alanında çalışma yapan geniş bir kitle üzerine uygulamaları yapılacaktır. Bu çalışmanın amacı dICTatEd projesini içeriği ve amaçları konusunda bilgiler sunmaktır.
GİRİŞ
Bilgi ve düşüncenin hızlı akışını sağlayan teknolojik araçlara “Bilgi ve İletişim teknolojileri” adı verilir. Bilgi ve İletişim Teknolojileri, bilgiye ulaşılmasını ve bilginin oluşturulmasını sağlayan her türlü görsel, işitsel, basılı ve yazılı araçlardır. En eski bilgi teknolojileri kitaplar ve basılı yayınlardır.
Günümüz dünyasında hızla gelişen ve değişen teknolojiler telgraf, telefon, basın, radyo, televizyon, uydu, veri iletişimi ve bilgisayar teknolojileri, veri tabanları, yerel ve geniş alan ağları ve İnternet gibi yeni tanımları ve yeni kavramları da beraberinde getirmiştir.
Eğitimde bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanımına yönelik olarak çok önemli gelişimlerin takip edilemeyecek kadar hızlı olmasına rağmen dICTatEd sağlam kanıtlar üzerine kurulmuştur (e.g. Twining 2002a). Bilgi ve iletişim teknolojileri bu hızlı gelişimi öğrenme çıktıları üzerine etkileri aynı oranda gerçekleşmemektedir (e.g. Cuban 2001; Twining 2002b). Bunun nedenlerinden birisi hala bu alandaki uzlaşma ve bilgi paylaşımının tam olarak sağlanamaması gösterilebilir (Twining 2002b).
1
Bilgi teknolojisi öğrenme ortamına temel teşkil etmektedir ve toplumdaki bireylerin yaşam boyu sürekli eğitim görmelerine bilgi dağarcıklarını ve ufuklarını genişletebilmelerinde, mesleklerine yönelik yeni beceriler kazanmalarında, uzak kırsal yörelere de eğitim olanaklarının götürülmesinde bilgi iletişim teknolojilerinin katkıları göz ardı edilemeyecek kadar büyüktür.
Eğitimde bilgi teknolojilerini,
¾ Toplum, okul, öğretmenler ve öğrenciler arasındaki işbirliğini, bilgi teknolojileri araçlarını kullanarak geliştirmek, ¾ Öğrenme ortamlarını, eğitimsel yazılımlar, elektronik referanslar, uygulama yazılımları ve eğitsel oyunlarla desteklemek; böylece eğitimin kalitesini artırmak, ¾ Bilgi teknolojisi araçlarını her kademdeki öğrenme ortamlarına entegre etmek, ¾ Her öğrenciye eğitim hayatı boyunca her türlü gelişmiş bilgi teknolojisi araçlarına (bilgi kaynaklarına) ulaşma imkanı sağlamak, ¾ Doğru zamanda ve doğru yerde , doğru bilgi teknolojisi aracı kullanım yeteneğini bütün öğrencilere kazandırmak, ¾ Bilgi Teknolojisi araçları ile bilgiye ulaşma , problem çözme ,bilginin işlenmesi ve sunulması becerilerini bütün öğrencilere kazandırmak ve onlara günlük hayatta bilgi teknolojisi araçlarını nasıl kullanabileceklerini öğretmek, ¾ Öğrenciyi pasif öğrenme ortamlarından kurtararak kendi kendine aktif bir şekilde öğrenme yeteneği kazanmasını sağlamak, ¾ Öğrencilerin, İnternet’i, çizim programlarını, kelime işlemcileri, elektronik tablolama ve sunum yazılımları gibi araçlar olarak kullanmalarını sağlamak, ¾ Bilgisayarı öğretmenlerin, ders planlarını hazırlama, derslerini uygulama, ölçme - değerlendirme araçlarını geliştirme, not verme, eğitsel materyallerini hazırlama ve kendilerini geliştirme amaçlı olarak kullanmalarını sağlamak, ¾ Okul yöntemlerinin veri tabanları, kelime işlemci, sunum yazılımları vb. bilgi teknolojilerini kullanarak idari işlerin kolaylaştırılmasını ve daha etkin hale getirilmesini sağlamak, ¾ İl ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinin işlevlerinin bilgi teknolojisi desteğiyle yürütülmesi için bir yönetim bilgi sistemi kurmak gibi amaçlar doğrultusunda kullanmaktayız.
2
dICTatEd Projesi
Bu kısımda dICTatEd anketinden (http://www.meD8.info/qqa) elde edilen başlangıç verilerinin analizi konusunda bilgiler vermeye çalışacağız. Buradaki veriler biraz öncede bahsedildiği üzere başlangıç verilerinden derlenmiştir. Bu anket kapsamında elde edilen tüm verilerin analizini yansıtmamaktadır. Buradaki amaç dICTatEd anketini tanıtmak ve elde edilen veriler hakkında ön bilgiler vermektir.
Anket genel olarak aşağıdaki kapsam dahilinde kişilerin görüşlerini almayı amaçlamaktadır:
¾ Bilgi ve İletişim teknolojilerinin eğitimin vazgeçilmez bir parçası olup olmadığı konusunda değişik yaş grubuna ait kişilerin görüşlerini almak ¾ Hangi mantıksal açıklamalar eğitimsel bilgi ve iletişim teknolojilerini desteklemelidir?(Farklı ya gruplarındaki kişiler açısından) ¾ Bu projedeki araştırılmak istenen temel konu ise Eğitimde neden bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanmalıyız sorudur.
Metodoloji
Geniş bir literatür taraması sonucu eğitimde bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanımına yönelik olarak web tabanlı bir anket geliştirilmiştir. Anketin ön çalışmalarında değişik yaş gruplarındaki kişilere e-mailler yoluyla bu anketin cevaplandırılmaları istenmiştir. Anketi cevaplayacak kişiler dICTatEd araştırması konusunda işbirliği yapmaları ve yardım etmeleri konusunda bilgilendirilmiştir. Bu çalışmanın bir amacıda dICTatEd araştırmasına katılmak isteyen araştırıcıları bu araştırmaya çekmek üzere cesaretlendirmektir.
Anket
Araştırmada kullanılan ankette 19 temel ifade kullanılmaktadır. Bu 19 temel ifade eğitimde bilgisayar kullanımına ilişkin literatürden sentezlenmiştir. Kullanılan kaynaklar makalenin sonunda verilmektedir.
1. IT (Bilgi Teknolojileri) becerilerini öğrenmek için 2. Bir araç olarak eğitim programı süresince geleneksel eğitim ve öğretim hedeflerine ulaşabilmek için 3. Eğitim programı süresince öğrenmeyi genişletmek ve zenginleştirmek için
3
4. Öğrenenleri motive etmek için 5. Eğitimsel değişimde katalizör olarak 6. Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin (ICT) bilginin doğası üzerine etkisi nedeniyle 7. Öğretme ve öğrenmeyi kökten değiştirmek için 8. Öğrenenlerin kendi öğrenmeleri hakkındaki düşünmelerinde desteklemek için 9. Diğer şartlarda bu müfredat dışında kalacaklara bir erişim olanağı sağlaması için 10. Eğitimdeki üretkenliği artırmak için 11. Eğitimin maliyetini düşürmek için 12. Eğitimi daha etkili yapmak için 13. Öğretmenlerin bulunmadığı durumlarda yerini doldurmak için 14. Öğrenenleri ödüllendirmek için 15. Teknoloji ile iç içe geçmiş toplumlarda yaşama hazırlık için 16. İş hayatına hazırlık için 17. Ülkenin ekonomik gelişimini canlandırmak ve desteklemek için 18. Beraber çalışılan kitleyi (örn. müfettişler, kurucular, veliler ve öğrenciler) etkilemek için 19. Örgün eğitim dışında Bilgi ve İletişim Teknolojileri’ ne (ICT) farklı yollarla ulaşan öğrenciler arasındaki eşitsizliği azaltmak için 20. Diğer
Yukarıda belirtilen ifadelerin katılımcılar tarafından değişik evreler (3-5 yaş, 5-7 yaş, 7-11 yaş 11-16 yaş, 16-18 yaş, yüksek eğitim ve yetişkin eğitimi) için değerlendirilmesi beklenmektedir.
Başlangıç verileri ve ön analiz özetleri
13 Mart 2003 tarihine kadar anketi cevaplayan kişi sayısı 1014 olarak tespit edilmiştir. Ancak bu kişilerden sadece 835 kişi anketin tamamını doldurmuştur. Anketi yaklaşık 20.000 katılımcının cevaplaması hedeflenmektedir. En son analiz ise temmuz 2003 tarihinde yapılmıştır. Bu analize göre:
Ankete katılan 5327 kişiden 4209 kişi (%79) bilgi ve iletişim teknolojilerinin eğitimin vazgeçilmez bir parçası olduğunu savunmuşlardır. Verilerden yükseköğretimde yer alan kişiler çıkarıldığında oranın % 84 çıktığı, Ortaöğretim grubundaki (yaşgrubu: 11-18) oranın % 95 olduğu bulunmuştur.
4
Şekil. “Bilgi ve iletişim teknolojilerinin eğitimin vazgeçilmez bir parçası m ıdır?” sorusuna verilen cevapların evrelere göre oranları
Katılımcıların tüm evreler için derecelendirme ile ilgili verdiği yanıtlar sonucu yukarıda verilen ifadeler arasında en önemli ifade konusunda uzlaşmaya varılmıştır. 3. ifade (Eğitim programı süresince öğrenmeyi genişletmek ve zenginleştirmek için) veya 15. ifade (Teknoloji ile iç içe geçmiş toplumda yaşamaya hazırlık için) genelde en önemli ifadeler olarak değerlendirilmiştir. 3. ifade en önemli ifade olarak değerlendirildiğinde 15. ifade ikinci önemli ifade olarak, 15 ifade en önemli ifade olarak değerlendirildiğinde ise 3. ifade ikinci önemli ifade olarak değerlendirilmiştir.
Bu karşılaştırmalardan ifadelerin önem dereceleri arasında yüksek bir ilişki ve duyarlılık olduğu gözükmektedir.
İfadeler Aldıkları Önem Derecesi 3-5 5-7 7-11 11-16 16-18 Yetişkin Eğitimi
Yüksek Eğitim 15 1. veya 2. 1st 2nd 1st 1st 1st 1st 1st 9 1., 2. veya 3. 1st 1st 2nd 3rd 3rd 1st 1st 1 1., 2. veya 3. 3rd 2nd 2nd 3rd 2nd 1st 1st 16 1., 2., 3. veya 5. 5th 2nd 2nd 3rd 5th 1st 1st 3 2., 3., 4., 5. veya 6. 4th 2nd 2nd 3rd 5th 6th 5th 20 (diğer) 1., 2., 4., 6. veya 7. 7th 7th 6th 2nd 4th 1st 6th
Tablo. İfadelerin önem derecelerinin karşılaştırılmaları ve aralarındaki ilişkiler
5
SONUÇLAR
dICTatEd araştırmasının başlangıç verilerinden elde edilen sonuçlar anketi cevaplayanların çoğunun bilgi ve iletişim teknolojilerinin eğitimin ayrılmaz bir parçası olduğu fikrine katılmışlardır. Elde edilen bir başka önemli sonuç ise çalışmaya katılan kişilerin bilgi ve iletişim teknolojilerinin eğitimi desteklenmesi gerektiği görüşünde oldukları belirtilmiştir. Başlangıç verilerinden elde edilen sonuçlar çalışmanın önemini ortaya koymaktadır. Bu çalışma Türkiye’deki Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin Eğitimde kullanımına yönelik kişilerin görüşlerinin alınmasında ciddi bir ön çalışmayı oluşturacaktır. Elde edilen veriler diğer ülkelerde yapılan çalışmalarla karşılaştırılıp, Türkiye’nin ICT ve eğitim konusundaki durumu konusunda ön bilgileri oluşturacaktır.
6
7
Kaynaklar
Cuban, L. (2001) Oversold and Underused: Computers in the Classroom London: Harvard University Press.
Twining (2002a) ICT in Schools: Estimating the level of investment, meD8, http://www.meD8.info/docs (visited 31.1.03).
Twining (2002b) Enhancing the Impact of Investments in Educational ICT, PhD Thesis, Milton Keynes: Open University.
http://kn.open.ac.uk/public/document.cfm?documentid=2515
Eğitimde Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin Kullanımına Yönelik Bir Araştırma:
Yaklaşımı Bülent ÇAVAŞ*, Tarık KIŞLA**, Peter TWINING*** *Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Eğitim Fakültesi ** Ege Üniversitesi, Eğitim Fakültesi ***Open University, İngiltere e-mail: bulent.cavas@deu.edu.tr, tkisla@bornova.ege.edu.tr
ÖZET
dICTatEd (Discussing ICT, Aspirations & Targets for Education) İngiltere’ de çeşitli kişiler ve organizasyonlar tarafından desteklenen ve Open University’ den Peter Twinging tarafından sürdürülen bir projedir. Şu anda Avrupa’ nın farklı ülkelerinde 30’ u aşkın üniversitesinde uygulama aşamasındadır. Bu projenin amacı bilgi ve iletişim teknolojilerinin eğitimde kullanımlarına yönelik olarak ayrılan kaynakları zenginleştirmek amacıyla gündemde yer alan eğitimsel bilgi ve iletişim teknolojileri tartışmalarını canlandırmak ve bu konuda daha geniş kitlelere bilgi vermektir. Bu proje kapsamında hazırlanan anketin Türkçe’ye çevirisi yapılmıştır. Şubat 2004’ten itibaren ülkemizde eğitim alanında çalışma yapan geniş bir kitle üzerine uygulamaları yapılacaktır. Bu çalışmanın amacı dICTatEd projesini içeriği ve amaçları konusunda bilgiler sunmaktır.
GİRİŞ
Bilgi ve düşüncenin hızlı akışını sağlayan teknolojik araçlara “Bilgi ve İletişim teknolojileri” adı verilir. Bilgi ve İletişim Teknolojileri, bilgiye ulaşılmasını ve bilginin oluşturulmasını sağlayan her türlü görsel, işitsel, basılı ve yazılı araçlardır. En eski bilgi teknolojileri kitaplar ve basılı yayınlardır.
Günümüz dünyasında hızla gelişen ve değişen teknolojiler telgraf, telefon, basın, radyo, televizyon, uydu, veri iletişimi ve bilgisayar teknolojileri, veri tabanları, yerel ve geniş alan ağları ve İnternet gibi yeni tanımları ve yeni kavramları da beraberinde getirmiştir.
Eğitimde bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanımına yönelik olarak çok önemli gelişimlerin takip edilemeyecek kadar hızlı olmasına rağmen dICTatEd sağlam kanıtlar üzerine kurulmuştur (e.g. Twining 2002a). Bilgi ve iletişim teknolojileri bu hızlı gelişimi öğrenme çıktıları üzerine etkileri aynı oranda gerçekleşmemektedir (e.g. Cuban 2001; Twining 2002b). Bunun nedenlerinden birisi hala bu alandaki uzlaşma ve bilgi paylaşımının tam olarak sağlanamaması gösterilebilir (Twining 2002b).
1
Bilgi teknolojisi öğrenme ortamına temel teşkil etmektedir ve toplumdaki bireylerin yaşam boyu sürekli eğitim görmelerine bilgi dağarcıklarını ve ufuklarını genişletebilmelerinde, mesleklerine yönelik yeni beceriler kazanmalarında, uzak kırsal yörelere de eğitim olanaklarının götürülmesinde bilgi iletişim teknolojilerinin katkıları göz ardı edilemeyecek kadar büyüktür.
Eğitimde bilgi teknolojilerini,
¾ Toplum, okul, öğretmenler ve öğrenciler arasındaki işbirliğini, bilgi teknolojileri araçlarını kullanarak geliştirmek, ¾ Öğrenme ortamlarını, eğitimsel yazılımlar, elektronik referanslar, uygulama yazılımları ve eğitsel oyunlarla desteklemek; böylece eğitimin kalitesini artırmak, ¾ Bilgi teknolojisi araçlarını her kademdeki öğrenme ortamlarına entegre etmek, ¾ Her öğrenciye eğitim hayatı boyunca her türlü gelişmiş bilgi teknolojisi araçlarına (bilgi kaynaklarına) ulaşma imkanı sağlamak, ¾ Doğru zamanda ve doğru yerde , doğru bilgi teknolojisi aracı kullanım yeteneğini bütün öğrencilere kazandırmak, ¾ Bilgi Teknolojisi araçları ile bilgiye ulaşma , problem çözme ,bilginin işlenmesi ve sunulması becerilerini bütün öğrencilere kazandırmak ve onlara günlük hayatta bilgi teknolojisi araçlarını nasıl kullanabileceklerini öğretmek, ¾ Öğrenciyi pasif öğrenme ortamlarından kurtararak kendi kendine aktif bir şekilde öğrenme yeteneği kazanmasını sağlamak, ¾ Öğrencilerin, İnternet’i, çizim programlarını, kelime işlemcileri, elektronik tablolama ve sunum yazılımları gibi araçlar olarak kullanmalarını sağlamak, ¾ Bilgisayarı öğretmenlerin, ders planlarını hazırlama, derslerini uygulama, ölçme - değerlendirme araçlarını geliştirme, not verme, eğitsel materyallerini hazırlama ve kendilerini geliştirme amaçlı olarak kullanmalarını sağlamak, ¾ Okul yöntemlerinin veri tabanları, kelime işlemci, sunum yazılımları vb. bilgi teknolojilerini kullanarak idari işlerin kolaylaştırılmasını ve daha etkin hale getirilmesini sağlamak, ¾ İl ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinin işlevlerinin bilgi teknolojisi desteğiyle yürütülmesi için bir yönetim bilgi sistemi kurmak gibi amaçlar doğrultusunda kullanmaktayız.
2
dICTatEd Projesi
Bu kısımda dICTatEd anketinden (http://www.meD8.info/qqa) elde edilen başlangıç verilerinin analizi konusunda bilgiler vermeye çalışacağız. Buradaki veriler biraz öncede bahsedildiği üzere başlangıç verilerinden derlenmiştir. Bu anket kapsamında elde edilen tüm verilerin analizini yansıtmamaktadır. Buradaki amaç dICTatEd anketini tanıtmak ve elde edilen veriler hakkında ön bilgiler vermektir.
Anket genel olarak aşağıdaki kapsam dahilinde kişilerin görüşlerini almayı amaçlamaktadır:
¾ Bilgi ve İletişim teknolojilerinin eğitimin vazgeçilmez bir parçası olup olmadığı konusunda değişik yaş grubuna ait kişilerin görüşlerini almak ¾ Hangi mantıksal açıklamalar eğitimsel bilgi ve iletişim teknolojilerini desteklemelidir?(Farklı ya gruplarındaki kişiler açısından) ¾ Bu projedeki araştırılmak istenen temel konu ise Eğitimde neden bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanmalıyız sorudur.
Metodoloji
Geniş bir literatür taraması sonucu eğitimde bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanımına yönelik olarak web tabanlı bir anket geliştirilmiştir. Anketin ön çalışmalarında değişik yaş gruplarındaki kişilere e-mailler yoluyla bu anketin cevaplandırılmaları istenmiştir. Anketi cevaplayacak kişiler dICTatEd araştırması konusunda işbirliği yapmaları ve yardım etmeleri konusunda bilgilendirilmiştir. Bu çalışmanın bir amacıda dICTatEd araştırmasına katılmak isteyen araştırıcıları bu araştırmaya çekmek üzere cesaretlendirmektir.
Anket
Araştırmada kullanılan ankette 19 temel ifade kullanılmaktadır. Bu 19 temel ifade eğitimde bilgisayar kullanımına ilişkin literatürden sentezlenmiştir. Kullanılan kaynaklar makalenin sonunda verilmektedir.
1. IT (Bilgi Teknolojileri) becerilerini öğrenmek için 2. Bir araç olarak eğitim programı süresince geleneksel eğitim ve öğretim hedeflerine ulaşabilmek için 3. Eğitim programı süresince öğrenmeyi genişletmek ve zenginleştirmek için
3
4. Öğrenenleri motive etmek için 5. Eğitimsel değişimde katalizör olarak 6. Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin (ICT) bilginin doğası üzerine etkisi nedeniyle 7. Öğretme ve öğrenmeyi kökten değiştirmek için 8. Öğrenenlerin kendi öğrenmeleri hakkındaki düşünmelerinde desteklemek için 9. Diğer şartlarda bu müfredat dışında kalacaklara bir erişim olanağı sağlaması için 10. Eğitimdeki üretkenliği artırmak için 11. Eğitimin maliyetini düşürmek için 12. Eğitimi daha etkili yapmak için 13. Öğretmenlerin bulunmadığı durumlarda yerini doldurmak için 14. Öğrenenleri ödüllendirmek için 15. Teknoloji ile iç içe geçmiş toplumlarda yaşama hazırlık için 16. İş hayatına hazırlık için 17. Ülkenin ekonomik gelişimini canlandırmak ve desteklemek için 18. Beraber çalışılan kitleyi (örn. müfettişler, kurucular, veliler ve öğrenciler) etkilemek için 19. Örgün eğitim dışında Bilgi ve İletişim Teknolojileri’ ne (ICT) farklı yollarla ulaşan öğrenciler arasındaki eşitsizliği azaltmak için 20. Diğer
Yukarıda belirtilen ifadelerin katılımcılar tarafından değişik evreler (3-5 yaş, 5-7 yaş, 7-11 yaş 11-16 yaş, 16-18 yaş, yüksek eğitim ve yetişkin eğitimi) için değerlendirilmesi beklenmektedir.
Başlangıç verileri ve ön analiz özetleri
13 Mart 2003 tarihine kadar anketi cevaplayan kişi sayısı 1014 olarak tespit edilmiştir. Ancak bu kişilerden sadece 835 kişi anketin tamamını doldurmuştur. Anketi yaklaşık 20.000 katılımcının cevaplaması hedeflenmektedir. En son analiz ise temmuz 2003 tarihinde yapılmıştır. Bu analize göre:
Ankete katılan 5327 kişiden 4209 kişi (%79) bilgi ve iletişim teknolojilerinin eğitimin vazgeçilmez bir parçası olduğunu savunmuşlardır. Verilerden yükseköğretimde yer alan kişiler çıkarıldığında oranın % 84 çıktığı, Ortaöğretim grubundaki (yaşgrubu: 11-18) oranın % 95 olduğu bulunmuştur.
4
Şekil. “Bilgi ve iletişim teknolojilerinin eğitimin vazgeçilmez bir parçası m ıdır?” sorusuna verilen cevapların evrelere göre oranları
Katılımcıların tüm evreler için derecelendirme ile ilgili verdiği yanıtlar sonucu yukarıda verilen ifadeler arasında en önemli ifade konusunda uzlaşmaya varılmıştır. 3. ifade (Eğitim programı süresince öğrenmeyi genişletmek ve zenginleştirmek için) veya 15. ifade (Teknoloji ile iç içe geçmiş toplumda yaşamaya hazırlık için) genelde en önemli ifadeler olarak değerlendirilmiştir. 3. ifade en önemli ifade olarak değerlendirildiğinde 15. ifade ikinci önemli ifade olarak, 15 ifade en önemli ifade olarak değerlendirildiğinde ise 3. ifade ikinci önemli ifade olarak değerlendirilmiştir.
Bu karşılaştırmalardan ifadelerin önem dereceleri arasında yüksek bir ilişki ve duyarlılık olduğu gözükmektedir.
İfadeler Aldıkları Önem Derecesi 3-5 5-7 7-11 11-16 16-18 Yetişkin Eğitimi
Yüksek Eğitim 15 1. veya 2. 1st 2nd 1st 1st 1st 1st 1st 9 1., 2. veya 3. 1st 1st 2nd 3rd 3rd 1st 1st 1 1., 2. veya 3. 3rd 2nd 2nd 3rd 2nd 1st 1st 16 1., 2., 3. veya 5. 5th 2nd 2nd 3rd 5th 1st 1st 3 2., 3., 4., 5. veya 6. 4th 2nd 2nd 3rd 5th 6th 5th 20 (diğer) 1., 2., 4., 6. veya 7. 7th 7th 6th 2nd 4th 1st 6th
Tablo. İfadelerin önem derecelerinin karşılaştırılmaları ve aralarındaki ilişkiler
5
SONUÇLAR
dICTatEd araştırmasının başlangıç verilerinden elde edilen sonuçlar anketi cevaplayanların çoğunun bilgi ve iletişim teknolojilerinin eğitimin ayrılmaz bir parçası olduğu fikrine katılmışlardır. Elde edilen bir başka önemli sonuç ise çalışmaya katılan kişilerin bilgi ve iletişim teknolojilerinin eğitimi desteklenmesi gerektiği görüşünde oldukları belirtilmiştir. Başlangıç verilerinden elde edilen sonuçlar çalışmanın önemini ortaya koymaktadır. Bu çalışma Türkiye’deki Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin Eğitimde kullanımına yönelik kişilerin görüşlerinin alınmasında ciddi bir ön çalışmayı oluşturacaktır. Elde edilen veriler diğer ülkelerde yapılan çalışmalarla karşılaştırılıp, Türkiye’nin ICT ve eğitim konusundaki durumu konusunda ön bilgileri oluşturacaktır.
6
7
Kaynaklar
Cuban, L. (2001) Oversold and Underused: Computers in the Classroom London: Harvard University Press.
Twining (2002a) ICT in Schools: Estimating the level of investment, meD8, http://www.meD8.info/docs (visited 31.1.03).
Twining (2002b) Enhancing the Impact of Investments in Educational ICT, PhD Thesis, Milton Keynes: Open University.
http://kn.open.ac.uk/public/document.cfm?documentid=2515
Benjamin ile çalışmak kesinlikle harikaydı. Karıma ve bana kredi sürecinde rehberlik ederken son derece açık, titiz ve sabırlıydı. Ayrıca çok zamanında davrandı ve krediyi kapatmadan önce her şeyin hazır olduğundan emin olmak için çok çalıştı.
YanıtlaSilBenjamin, yeni evimizi satın almak için para toplamamıza yardımcı olan bir grup yatırımcı ile çalışan bir kredi görevlisidir.Uygun düşük bir oranla kredi almak istiyorsanız onunla iletişime geçebilirsiniz. 247officedept@gmail.com Veya Whatsapp Sohbet: + 1-989-394-3740